İlklerin adamı : Nuri Demirağ

Aramızdan ayrılışının 63. yılında Nuri Demirağ’ı saygı ve rahmetle anıyoruz…

Zafer süngünün ucunda değildir. Zafer kartalı süngünün ucundan kalktı, havalandı, tayyare kanadının üstüne kondu.

Nuri Demirağ

Nuri Demirağ, 1886 tarihinde Sivas’ın Divriği ilçesinde dünyaya geldi. Annesi Ayşe Hanım ve babası Mühürzâde Ömer Bey’dir. Erken yaşta babasını kaybetti ve annesi tarafından büyütüldü. Ortaokulunu Divriği Rüştiye Mektebi’nde tamamladı. Okuldaki başarısı herkesin dikkatini çekti ve okulunda öğretmenlik yapmaya başladı. 1903 yılında Ziraat Bankası’nın açtığı sınavı kazanıp önce Kangal kazasında ki şubede daha sonra Koçgiri şubesinde çalıştı.

1910 yılında Maliye Bakanlığı’nın açtığı sınavı kazanarak Beyoğlu Gelirler Müdürlüğü’nde maliye memuru oldu. Kısa zamanda maliyenin tüm bölümlerinde çalıştı. Hem çalışıyor hem de Mekteb-i Âlisi’de gece dersleri alarak yükseköğretimini tamamlıyordu. Daha sonra işgalcilerin saygısız davranışları nedeniyle istifa etti.

Demirağ soyadı

İstifası üzerine 1918 yılında ilk Türk sigara kağıdı üretimine başladı. Ürettiği sigara kağıtlarına ‘Türk Zaferi’ adını verdi ve büyük bir ilgi gördü. Milli Mücadele yıllarında Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Maçka Şubesi’nin yönetti. Savaş sonrasında demiryolu ihtiyacını karşılamak için kardeşi  Abdurrahman Naci Bey ile çalışmalar yaptılar. Atatürk bu başarılar sonucu onlara Demirağ soyadını verdi. Boğaz Köprüsü projesi, çeşitli inşaat işleri ve siyasi yaşamda çalışmalarını sürdürdü.

Uçak Fabrikası

Nuri Demirağ 1936 yılında uçak fabrikası temellerini attı. Ordunun uçak ihtiyacı için dönemin iş adamlarından bağışlar isteniyordu. Kendisine de aynı fikirle gidilince  “Benden bu millet için bir șey istiyorsanız, en mükemmelini istemelisiniz. Madem ki bir millet tayyaresiz yaşayamaz, öyleyse bu yaşama vasıtasını başkalarının lütfundan beklememeliyiz. Ben bu uçakların fabrikasını yapmaya talibim” diyerek uçak fabrikasını kurdu

Avrupa’nın en büyük uçuş sahası

Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi’nin yanında atölye binası kuruldu. Daha sonra deneme uçuşları için Yeşilköy’deki Elmas Paşa Çiftliği’ni satın aldı ve üzerinde büyük bir uçuş sahası, hangarlar ve uçak tamir atölyesini yaptırdı. Uçuş sahası Avrupa’nın en büyük uçuş sahası büyüklüğündeydi.

Gök Okulu

Uçak atölyesinin yanında birde bu uçakları kullanacak pilotlar gerekliydi. Nuri Demirağ pistin yanına hemen bir uçuş okulu kurdu ‘Gök Okulu’. 1943 yılına kadar tam 290 pilot yetiştirdi. Divriği’de açtığı Gök Ortaokulu ile gençleri havacılığa teşvik edip daha sonra İstanbul’a getirip yetiştiriyordu.

İlk yerli uçaklar

Selahattin Reşit Alan tarafından projelerin çizimleri yapıldı. 1936 yılında ilk tek motorlu uçak olan Nu.D-36 üretildi. 1938 yılında çift motorlu altı kişilik yolcu uçağı olan Nu.D-38 üretildi. Nu.D-38 kısa sürede Dünya havacılığında yolcu uçaklarında A sınıfında yer aldı. İlk sipariş de 1938 yılında THK tarafından verildi. 1939 yılında ilk yerli paraşüt üretimi gerçekleştirildi. 1941 yılında ilk yerli uçağımız ilk Gök Okulu mezunlarımızdan Galip Demirağ tarafından İstanbul Divriği uçuşunu gerçekleştirdi.

Hüzünlü ayrılış

TKH sipariş ettiği uçaklar için son bir deneme uçuşu yapılmasını istendi. Selahattin Reşit Alan, 1938’de Nu.D-36 ile bu uçuşu yaparken çevredeki hayvanların piste girmemesi için yapılan hendeği görmeyip kaza yapar. Bu kazada Selahattin Bey hayatını kaybetti. Kaza sonrası siparişler iptal olur ve fabrika kapanır. Elde kalan uçaklar hurdacılara satılır. Nuri Demirağ’ın üm çabalarına rağmen fabrika geri açılamaz.

Aramızdan ayrılışının 63. yılında Nuri Demirağ’ı saygı ve rahmetle anıyoruz…

Bir cevap yazın